Hızlı bir giriş ile başlıyor kitap. Bir kaçırılma sahnesi. Bir anda şiddetin içinde buluyorsunuz kendinizi... Sadece şiddet mi? Seks, ilaçlar (!), anarşi... Dağınık bir odaya giriyorsunuz, parçalar kopuk kopuk, tıpkı odanın içine gelişigüzel atılmış eşyalar gibi. Bıraksalar toplayacaksınız. Ama odadaki ışık, flaş gibi bir yanıyor bir sönüyor, görüntüler bir geliyor bir gidiyor. Birleştirmek ciddi bir uğraş gerektiriyor. Flaş patlıyor, belli belirsiz bir görüntü, gerisi kopuk... Sonra bir flaş daha, bağla bağlayabilirsen. İşte size baş döndürücü bir hızda bir roman. Felsefenin öldüğü gün...
Kaçırılan ve bir şiddet filminin baş rolünde oynatılan bir sanatçının hikayesi. Kitabın başında alevlenen serüven hızlanarak devam ediyor. Takip etmek güç. Buna rağmen ironik olan, sürüklenmeye başladınız mı karşı koymak zor. Hikayenin sonuna doğru pat! Bir anda yüzüstü bırakıldığınızı hissediyorsunuz. İlk sayfadan beri zihninizin yaptığı kabulün yanlış olduğu gerçeği sizi çıplak bırakıyor. Sonra bir manevra daha, bu sefer hazırlıklısınız ayrıca bu daha etkisiz bir U dönüşü... İşte burası kitabın heyecanını zayıflatıyor, okuyanda hayal kırıklığı yaratıyor.
Konu bir sistem eleştirisi. Ama kahramanlar eleştiri boyutunda kalmıyor. Yazar,eylem boyutuna da geçen bir hikayeyi anlatıyor. Chuck Palahniuk , Jack Keoruac ve efsane yazar Bukowski tatlarının etkisinde bir roman...
Son bir ek, bir önceki yazarlık üstüne karalamaların da ilham kaynağı kitabın yazarı Casey Maddox. Kitabın sonundaki teşekkürler bölümünden bir alıntı "...YAPTIKLARIMIN SONUÇLARI.Gerçekte kim olduğunu anlamam için zaman verdiğiniz için. Sandığımdan çok daha güçlü olduğumu öğretiğiniz için. Beni kırmak, parçalamak adına elinizden geleni ardına koymadığınız için. Başaramadığınızı gösterdiğiniz için. Ve kendimi sevmeyi öğrenmem için sevdiğim ne varsa aldığınız için. (Not:Artık anlıyorum. Başka biriyim şimdi. Evime dönebilir miyim,lütfen?)"
Not : Yazar Casey Maddox California'da maksimum güvenlikli bir hapishanede yaşamaktadır. Üzücü, iç burkucu...
Güzel yorum elinize sağlık.
ReplyDelete