Friday, 15 January 2010

Kayıp Gül üzerine...


Kitap raflarındabakınırken gördüğüm bir kitaptı... Arka kapağında, çeşitli ülkelerde yayınlandıktan sonra aldığı çeşitli yorumlar dikkatime çekmişti. Daha çok yazarın hayatı ilginç gelmişti, belki de hepimizin kendini yakın hissedeceği bir hayat... İş hayatını yazar olmak için bırakan bir kişi, Serdar Özkan.

Benzetildiği kitaplar Küçük Prens ve Siddharta olunca tabii ki insanın beklentilerini arttırıyor. Yalın bir dille yazılmış, son zamanların çok irdelenen konularından insanın kendini bulması çevresinde dolaşan bir kitap.

Annesini kaybeden bir kızın annesinin bıraktığı kırıntıları takip ederek içini keşfetmesini, modern bir dünya sahnesinde sergileyen bir oyun.

Okuyun, okuyun ki yazma cesaretiniz artsın, ne kadar çok eleştirilirse eleştirilsin yalın bir dille ön yargısız okurları etkilemenin imkansız olmadığını görün.

Daha ileride irdelenmesi gereken "yalınlık mı, ağdalı bir dil mi mükemmelliktir?" tartışmasına bile kaynak oluşturabilir.